
Bası Yaraları: Deri üzerine aşırı ve uzun süreli bası sonucu, özellikle derinin altında kemik bulunan yerlerinde gelişen, deri ve deri altı dokularının iskemik ülser yaralarıdır. Yoğun bakım hastalarında görülme sıklığı % 3-4, omurilik travmalarda görülme sıklığı, % 5-8 arasında bildirilmiştir.
Amaç: Yatağa bağımlı hastanın ihtiyaçlarını belirlemek; bu doğrultuda yapılacak uygulamalarla, hasta bireyin yaşam kalitesini yükseltmek ve olabilecek komplikasyonları en aza indirmek.
Bası yaralarında klinik sınıflama:
I. Evre: Bası altındaki deri bölgesinde hiperemi
II. Evre: Bası altındaki deri bölgesinde, dermise ulaşan yüzeysel ülserasyon.
III. Evre: Bası altındaki bölgelerde, deri altı yağ dokusu, kas veya kemiğe ulaşan derin ülserasyon.
IV. Evre: Kemik, eklem veya vücut boşluklarına (rectum, mesane, vagina vb.) ilerleyen, kavite oluşturmuş ülser.
Bası Yaraları Oluşumuna Karşı Alınabilecek Hemşirelik Önlemleri Şunlardır:
- Her 2 saatte bir pozisyon değişikliği yapılmalıdır.
- Hastanın her çevrilişinde deri gözlenir ve kızarık bölgeler üzerindeki bası, minimuma indirilir.
- Deri temiz ve kuru tutulur.
- Deri nemlendirilir fakat irritasyona neden olacak kadar nemli alanlar kalmamasına dikkat edilir.
- Aşırı ovmaktan kaçınılır.
- Havalı yatak kullanılır.
- Delikli sünger ve simit (halka) kullanılmaz. (bası alanını daraltır ve çevre dolaşımını bozar.)
Bası Yaralarında Verilecek Hemşirelik Bakımı ve Girişimleri
- Yaranın klinik evresi saptanır.
- Bakım ekibi, uygulanacak prosedüre karar verir.
- Yaranın nekrotik alanları debride edilir ( üzerine basmakla durdurulamayacak kadar kanama olmamalıdır.)
- Pansuman kirlendikçe veya her 8 saatte bir cerrahi sabunla yıkama ve durulama yapılmalıdır.
- SF (serum fizyolojik) ile nemlendirilmiş fakat ıslak olmayan spanç ülser içine yerleştirilir.
- Ülser içindeki spanç 4 saatte bir nemlendirilir ve her 8 saatte bir değiştirilir.
- Debridman sonrası kanama olursa, eşit miktarlarda çinko oksit, gliserin ve hidrojen peroksit emdirilmiş rulo gazla yara kapatılır ve günde iki kez bu pansuman değiştirilir.
- Bası yaralarında yüzeysel antibiyotikler kullanılmaz. Çünkü yüzeysel antibiyotikler yaranın derinliklerine işleyemez ve granulasyon dokusundaki bakteri gelişimini engelleyemez.
- Cerrahi debridman sonrası ilk 48 saat yüzeysel antibiyotik uygulanabilir. Uzun süreli kullanımda bu antibiyotikler iyileşmeyi geciktirebilecekleri, alerjik reaksiyon riski de oluşturabilirler.
- Sistemik antibiyotikler cerrahi öncesi, sırasında ve sonrasında kullanılabilir. Fakat granulasyon dokusu gelişmekte olan yaralarda yeterli doku yüzeyini sağlayamadıkları için bakteri sayısına etkileri azdır.
- Debridman ve etkin ıslak-kuru pansumanla, 7-10 gün içinde granulasyon dokusu ülser tabanını doldurmaya başlayarak, yara hacmini küçültür.